Sahra Wagenknecht'ten Vatandaşlık Parasında Yabancı Sayısı Eleştirisi!, © dpa
 dpa

Sahra Wagenknecht'ten Vatandaşlık Parasında Yabancı Sayısı Eleştirisi!

04.10.2024

BSW Parti Genel Başkanı Sahra Wagenknecht, Almanya'da vatandaşlık parası (Bürgergeld) alan yabancıların sayısının artmasına tepki gösterdi. Rusya'nın Ukrayna'yı işgalinden bu yana Almanya'da vatandaşlık parası alan yabancıların sayısının arttığını belirten Wagenknecht, bu durumu "üzücü bir tablo" olarak nitelendirdi.

Mayıs 2024'te yaklaşık 5,6 milyon kişi vatandaşlık parası alıyordu ve bunların 2,7 milyonu yabancıydı. Bu, vatandaşlık parası alanların neredeyse yarısının Alman pasaportuna sahip olmadığını gösteriyor.

DGB objektif yaklaşım istedi

Almanya Sendikalar Birliği (DGB), bu duruma objektif bir yaklaşım çağrısı yaparak, bu rakamların arkasında savaş mağdurlarının bulunduğunu hatırlatıyor. DGB yönetim kurulu üyesi Anja Piel, "Savaş mağdurları kaderlerini seçemez ve vatandaşlık parası sadece tanınmış mültecilere verilir" dedi. Ayrıca, mültecilerin dil öğrenme, diplomalarını tanıma ve iş bulma süreçlerinin zaman ve çaba gerektirdiğini, bu yüzden istihdam oranlarının kalış süreleri arttıkça yükseldiğini vurguladı. Piel, ayrıca vatandaşlık parası alan yaklaşık dört milyon çalışabilir insandan beşte birinin aslında çalıştığını, ancak düşük ücretleri nedeniyle devletten yardım aldığını belirtti.

Sahra Wagenknecht hükümeti suçladı

BSW Başkanı Sahra Wagenknecht hükümeti başarısız olmakla suçlayarak, vatandaşlık parasının yaklaşık 700.000 Ukraynalı, 700.000 Suriyeli ve Afgan tarafından alındığını söyledi. Wagenknecht, "Güçlü bir sosyal devlet, herkesin ona göç edebileceği bir yapı olamaz" diyerek, Alman göç ve entegrasyon politikalarının başarısız olduğunu iddia etti.

Buna karşın, hükümetin açıkladığı rakamlar, mültecilerin istihdamında bir artış olduğunu gösteriyor. Temmuz 2024 itibarıyla Almanya'da 266.000 Ukraynalı ve sekiz önemli sığınmacı ülkesinden gelen 704.000 mülteci istihdam edilmiş durumda. Bu rakamlar, bir önceki yıla göre 71.000 kişilik bir artışı temsil ediyor. (MFM-Redaksiyon/Taner Şentürk)